1 Yorum
Müslüman Kültürü
Açıklama
Müslüman Kültürü Kısa Özet V. V. Barthold’un, 20. yüzyılın başlarında, yani yaklaşık yüz yıl önce kaleme aldığı bu eser, Müslüman dünya, özellikle de İran ve Türkistan araştırmalarında toplumsal tarihyazımına ve antropolojiye öncülük eden bir çalışma olmanın yanı sıra, oryantalist bakışın çarpıklığını düzeltme adına ilk onurlu çabalardan biridir. Müslüman Kültürü kitabıyla Barthold, tarihyazımı ve tarih, coğrafya, kültür ve sıra dışı kişilikler arasındaki bağlantı ve dinamikleri araştırma tutkusuyla sadece zamanı için yeni bir bakış açısı değil, çağdaş araştırmalar için bugün bile geçerli bir yöntem sağlıyor. Barthold bu anlamıyla tarih ve kültürel tarihte, bugün "çok disiplinlilik" dediğimiz bir yaklaşımın öncülerindendir de.Barthold, araştırmasında zamanın yerleşik önyargılarını reddetmiş ve bu sayede dönemin diğer bilginlerinin basitleştirmeye çalıştıkları şeyi sorunsallaştırmıştır. Bunun en güzel örneği, tarihsel olayların ve değişimlerin yalnızca tek bir etkenle, İslâm’la açıklanabileceğine dair inanca karşı çıkışıdır. Önceleri Müslümanlar sonra da Moğollar hâkimiyetinde gerçekleşen tarihsel ve sosyo-kültürel değişimlere dair yorumlarında olduğu kadar, İslâm tarihi konusunda da Müslüman Kültürü güçlü tezler ortaya koymaktadır.Barthold 1918 yılında yayımlanan bu kitabında, hikâyelerin, karakterlerin, coğrafi ve jeopolitik yerlerin tasvirleriyle ördüğü tarih labirentinde Hilafet’in başlangıcından "Müslüman dünyanın" çöküşüne dek süren bir yolculuğa çıkarıyor okuru.
Puan : 5.0 (1 Yorum)
Yazar
Dil
Türkçe
ISBN
9789755397368
Sayfa Sayısı
96
Değerlendirmeler (1)
1 Takipçi - 2 Takip
123 Yorum |
Mesaj Gönder
Tevfik Cem Baykara
18.05.2023
18.05.2023
Bir asır öncesinden gelen, ama günümüzde bile hala pek de bilinmeyen islamiyetin doğuşu ve yarattığı büyük kültürel dönüşümün hikayesi üzerine yazılmış en yetkin eserlerden biri. Dönemin en büyük Türkolog ve şarkiyatçılarından biri olan Barthold'un eseri, kaynak konusunda oldukça sorunlu olan bir döneme ışık tutan kaynak metinlerden biri. Batı'nın eski ve yer yer ciddi hatalar da içeren kalıplaşmış Doğu tasavvurundan kurtuluşunun ilk izlerini bu eserde gözlemlemek mümkün.