Tutunamayanlar - Bütün Eserleri 1 - Oğuz Atay
Artık yaşamak istemiyorum Olric. Onların istediği gibi yaşamak istemiyorum.
Ben bütün insanlara hayranım Olric. Bütün satıcılar, biletçi yanlarından geçerken nasıl gülümsemek gerektiğini ve arkasından nasıl küfredileceğini biliyorlar.
Ben Selim değilim Olric. Selim romanları okuya okuya Selim’liğe özenen bir Don Kişot olmaktan korkuyorum. Don Kişot, büyük bir soyluydu efendimiz.
Benim gibi, günlük yaşantı batağına saplanmış biri ne yapabilir Olric? Her yaşantınızda Turgut olduktan sonra gerisinin ne önemi var efendimiz? Anlamadım Olric. Anladınız efendimiz. Anlamaktan korkuyorsunuz sadece.
Birlikte daha güzel günler göreceğiz Olric. Şimdiden uzak ülkemin kokularını duyar gibiyim. Buzdolabı açık kaldı: ondan olacak efendimiz.
Bizdeki kitapların çoğu iri harflerle basılıyor Olric. Kültür seviyemizi gösteriyor bu iri harfler. Okumayı yeni öğrenen bir millet olduğumuz için iri harfleri tercih ediyoruz.
Bütün babalar, oğullarına: “Oku da adam ol” diyorlar. Gene de kimse okumuyor. Biz adam olmayız Olric!
Bütün hayatımızı yersiz çekingenliklerle mi geçireceğiz Olric? Cesareti yalnız kafamızda mı yaşayacağız?
Dayanamıyorum Olric. Bu adamın duygusuzluğuna dayanamıyorum. Sabırlı olunuz efendimiz.
Gülünç olurum diye mi korkuyorsun Olric? Zarar yok, gülünç olalım. Bir yere varalım da ne olursak olalım.
Günahlarımın ağırlığına dayanamıyorum Olric. Neden beni uyarmadın? Buna hakkım yoktu efendimiz. Öyle güzel gürlüyordunuz ki. Size kapılmamaya imkan yoktu. Çevrenizde ki bütün sahtelikleri öyle güzel aydınlatıyordunuz ki. Bir daha göremeyecekler sizin gibi bir devi efendimiz.
Hürriyet kötü bir kavram Olric. Öyle, anlattıkları gibi özlenecek bir ortam değil. Bu hürriyet, kulağıma kötü şeyler fısıldıyor Olric. Duymak istemiyorum
Kitapçı dükkânlarının özel bir kokusu vardır Olric: nevi şahsına münhasır derler eskiler, işte ondan.
Korkuyorum Olric. Bu lanetin üzerime bulaşmasından korkuyorum.
Ona yaptığınızı bana yapamayacaksınız. Beni yolumdan çeviremeyecekler Olric! İnsan, Selim olduktan sonra ne yapsa olur, anlıyor musun Olric? Anlıyorum efendimiz. Anlamasan da olur. Kimse anlamasa da olur. Gerçek hürriyet budur Olric. Ben anlıyorum. Anlatamasam da olur.
Onların küçük yaşantılarının içinde ben de küçülmedim mi Olric? Ucuzluk bana da bulaşmadı mı? Hayır, efendimiz. Öyle içten yaşadınız ki.
Onun peşini bırakmamalıyım Olric. Oyunu bizim gibi anlamıyor galiba; fakat zararı yok. Oyunun farkında olması bile önemli. Kaç kişi kaldık şurada Olric? Belki fakültedeki kız arkadaşlarıyla birlikte seyrettiği bir filmin heyecanını duyuyor. Farkında olmadan heyecanlandırdık onu. Siz de bir film kahramanıydınız efendimiz. Aysel de Selim’in adı odada duyulunca, belirsiz bir kıpırdandı sanki. Sanki güzel gözlerinden bir gölge gelip geçti. Yoksa kirpiklerinin gölgesi miydi?
Ölüler için sıcak da soğuk da birdir: duymazlar efendimiz. Söyleme Olric: fena oluyorum.
Ölümü bilerek yaşamak istiyorum Olric. Yaşamanın anlamını bilmek için, ölümün anlamının karanlıkta kalmasını istemiyorum.
Siz ne yaparsanız olur, efendimiz. Beni şımartıyorsun Olric. Zarar yok efendimiz: çünkü artık sizi kimse şımartmayacak. Beni korkutuyorsun Olric. Siz istemeyeceksiniz efendimiz. Güzellikleri kendiniz bulup çıkaracaksınız artık.
Sonum geldi Olric. Kendime yeni bir önsöz yazmak istiyorum. Yeni bir dil yaratmak istiyorum. Beni kendime anlatacak bir dil.
Yalnız seninle mi konuşabileceğim Olric? Olric susuyordu. Olric, dış dünyayla konuşmazdı. Parçalanırdı, erirdi.
Yaşarsak göreceğiz Olric. Yaşamaktan korkmazsak göreceğiz. Ve bu dünyaya göstereceğiz.
Değerlendirmeler (1)
0 Takipçi - 2 Takip
10 Yorum |
Mesaj Gönder
Asu Özer
06.05.2023
06.05.2023
Başta kıymeti bilinmeyip sonradan başyapıt haline gelen bir Oğuz Atay kitabıdır. :) Genel kültür anlamında katkı isteyenler kendine okumalı ve her kütüphanede bulunmalı der susarım...