Bookrate

Budizm felsefesinin ustalıkla ele alındığı bir eser. Nirvanaya ulaşmanın yollarını çok akıcı ve etkileyici bir şekilde anlatmış Hesse. Tavsiye ederim kesinlikle.

"Her şeyi ihtiyardı balıkçının-yenilgi nedir bilmeyen, neşeli, deniz rengi gözlerinden başka. " Mücadele, sabır, azmin öyküsü...Baya sürükleyici.

Çok ütopik bilimkurgu bir roman denilebilir. Başka dünyalara gittim ben ve bu çok güzel hissettirdi. Kitaplarda bu duyguya girmek harika... Okumalı herkes.

“Her gerçek her kulağa göre değildir.” Ne kadar harika bir cümledir. Uzun bir kitap ama okuması keyifli bir senfoni. Hatta bana meditasyon gibi geldi zamana yaydım okurken ve oldukça hoşuma gitti.

Ara sıra yemek tarifleri ve aşk olan bir kitap tabi ki dahası var ama bana bu ikisi bile yetti. Okunur çerezlik.

"Dikkat et, hiçbir zaman insan yüreğini yaralama!" Kara mizah severim ama bazı yerlerde abartılmış gibi düşünüyorum. Kadın düşmanı gibi geldi bana hatta sayfa 244: "Bu dünyada iyi olan ne varsa, hepsi şeytan icadıdır dedi. Güzel kadın, ilkbahar, şarap... " Fikir sizin.

Açlık nedir? nasıl hissettirir bunları bulacaksınız kitapta ve daha nicesini. Güzel tespitler ve kağıda döküşler...

Aylarca listebaşıydı bu kitap hep baktım geçtim ve sonra alıp evde epey beklettim ve okuduğum da ne kadar geç kaldığımı düşündüm. Sarsıcı bir toplum eleştirisi ve trajedi. Güzel bir eser kesinlikle okunmalı!

Hassas, duygusal ve tabu olan bir konu. Konuşulması ayıp adeta... Boğazınızda yumru olan bir kitap Feminist yazar Nevâl El-Seddavi sayesinde gün yüzüne çıkıyor. İyi ki okudum dediğim kitaplardan. Ataerkil düzenden bir kez daha nefret ettim.

Aşkın yolculuğu diyebiliriz kısaca. Yanlızlık ve aşk çok güzel yansıtılmış. Metaforları çoğu zaman anlamakta zorlandım durdum düşündüm ve baya baya içselleştirdim. Bence harika bir kitap 5 yıldızı kesinlikle hakkediyor.

Kitap içinde her şey var klasik Vladimir Nabokov eseri. Sevdim mi emin değilim ama okuması kolaydı diyebilirim.

Kitap kapağı çok hoşuma gitti. Feminist bir yazardır zaten Jane Austen. Kitaplarında kadınlar ön plandadır ve bu oldukça güzel... :) Betimleme, öyküleme konusunda çok akıcı bir dili var yine. Severek, uçarak okudum :)

Şehrin ortasında kafeste aç kalarak gösteri yapan bir adamın öyküsünü anlatıyor Açlık Sanatçısı. ...Ona “neden bu kadar aç kaldığını” sorarlar. Kitabın 31. sayfasındaki şu anlatım manidardır: …"Hoşuma giden bir yiyecek bulamadığım için de… O yiyeceği bulmuş olsaydım, inanın bana, hep karnımı doyururdum… Tıka basa, senin, ötekiler gibi…" Bunlar açlık sanatçısının son sözleri oldu. Açık gözleri gurur doluydu. Açlığına devam edecekti. Çok etkileyici!!!